Siteyi ele geçirmişken, dayanamayıp benim en favori Ece fotoğraflarımdan seçmeler yapmak istedim.
Tabi ki, bir önceki yazıdaki ilk fotoğraf, yorumlardan da gördüğüm kadarıyla hepimizin hastası olduğu bir fotoğraf olmuş. Onu buraya tekrar koymuyorum. Ama çekenlerin ellerine sağlık (en azından çekivermişler, siteye koyacak materyal yapmışlar. Onlara da az kızalım:)
Neyse lafı uzatmıyor resimlere geçiyorum:
Bu fotoğraf favorilerim arasında çünkü Ece'yi burda nedense Heidi'ye benzetiyorum. Dolayısıyla bana çocukluğumu, teyzemi ve onun Heidi kitaplarını hatırlatıyor :)
Fazla söze gerek yok sanırım :)
Canım kocacığım Meren'in elinden çıkmış olan bu seriye hastayım.
Yime de yanında yat.
Son olarak, aşağıda, Amerika'ya gitmemden sanırım iki gün önce, doğum günümde çekilmiş bu talihsiz fotoğrafı neden buraya koymuş olduğumu merak edebilirsiniz. Bunun iki sebebi var. Birincisi Ece'nin hangi fotoğraflarını koysam diye bakarken, üzüntüyle farkettim ki, onunla çekilmiş pek fotoğrafım yok (ve bu gerçekten sayemde çok komik bir fotoğraf). İkinci neden ise, dedesi ve annanesi var diye. Yoksa aslında bu fotoğrafın -en azından benim açımdan- favori olacak bir yanı olmadığı aşikar :)))
Düygü the Biyolokum
(not: "Ya şu fotoyu da koysan ya" diye içinizden geçen bir fotoğraf olursa bana mail atın koyayım.)
Tabi ki, bir önceki yazıdaki ilk fotoğraf, yorumlardan da gördüğüm kadarıyla hepimizin hastası olduğu bir fotoğraf olmuş. Onu buraya tekrar koymuyorum. Ama çekenlerin ellerine sağlık (en azından çekivermişler, siteye koyacak materyal yapmışlar. Onlara da az kızalım:)
Neyse lafı uzatmıyor resimlere geçiyorum:
Bu fotoğraf favorilerim arasında çünkü Ece'yi burda nedense Heidi'ye benzetiyorum. Dolayısıyla bana çocukluğumu, teyzemi ve onun Heidi kitaplarını hatırlatıyor :)
Fazla söze gerek yok sanırım :)
Canım kocacığım Meren'in elinden çıkmış olan bu seriye hastayım.
Yime de yanında yat.
Son olarak, aşağıda, Amerika'ya gitmemden sanırım iki gün önce, doğum günümde çekilmiş bu talihsiz fotoğrafı neden buraya koymuş olduğumu merak edebilirsiniz. Bunun iki sebebi var. Birincisi Ece'nin hangi fotoğraflarını koysam diye bakarken, üzüntüyle farkettim ki, onunla çekilmiş pek fotoğrafım yok (ve bu gerçekten sayemde çok komik bir fotoğraf). İkinci neden ise, dedesi ve annanesi var diye. Yoksa aslında bu fotoğrafın -en azından benim açımdan- favori olacak bir yanı olmadığı aşikar :)))
Düygü the Biyolokum
(not: "Ya şu fotoyu da koysan ya" diye içinizden geçen bir fotoğraf olursa bana mail atın koyayım.)
3 Comments:
At 1:24 AM, M2H2 said…
Düygüşüm yaa şu doğurmama 9 gün kalmış dev göbeğimi hoplata hoplata beni güldürdün ya Allah da seni güldürsün..Yani o ne güzel fotodur, o ne yüz ifadesi, o ne bakıştır..Ece'nin fotolarını koyduğun için bin teşekkür..Çok güzel oluyo bol fotolu blog.
At 7:05 AM, Anonymous said…
Hadi Düygümün "acıların şaşkın biyolokumu" ifadesini gene anlarım bi yere kadar da, minicik bir yavruya, jülyen kesilmiş elektrik kablolarından yapılmış bir şeyi, doğum günü pastası diye yedirmek de neyin nesidir...Tasvip etmiyorum!
Çamlıhemşin Pastacılar Birliği Başkanı Doç.Dr. fato
At 6:44 AM, Anonymous said…
Biraz geç oldu bu cevaplar ama Melike Ablacım reca ederi :)
Doğmuş mudur ne olmuştur senin ikinci afacan kim bilir şimdi :)
Fatoşum o pasta benim doğum günü pastam. Bi heta olmasın. Ehi
düygü the biyolokum
Post a Comment
<< Home